SON YAZILAR

19 Mayıs 2015 Salı

SGK ve Banka Arasına 'Sırlı Pencere' Lazım

Unknown | 09:58 | | | | | | | | | |
SGK ve Banka Arasına 'Sırlı Pencere' Lazım

Prof. Dr. Cem Kılıç


Çalışanların banka kredisi çekerken işverenden aldığı bordroyu bankaya vermesi bir zorunluluk. Nitekim başka geliri olmayan çalışanın gelirini bankaya ispat edebileceği tek
belge bordrosu. Ancak, bazı çalışanlar daha fazla kredi kullanmak için şişirilmiş bordroları işverenden isteyebiliyor. Bu isteğe olumlu yanıt veren işverenler de bankaları yanıltmış oluyor.
Bir diğer konu ise son dönemde sahteciliğin hızla artması. Bankalar arasında rekabetin artması, kredilerin kolay verilmesine neden oldu. 5 - 10 bin TL seviyelerinde kullandırılan kredilerde, çalışanın TC kimlik numarası ve işyerinden aldığı bordro banka için yeterli olabiliyor. Ancak bu durum sahte bordrolar düzenlenmesini beraberinde getirdi. Bankacılık kaynaklarına göre, düşük miktarlı kredi işlemlerinde dolandırıcılık, sahtecilik hızla arttı.

17 Nisan’da sona erdi
Aslında 1 Ağustos 2014’ten bu yana uygulanan SGK tebliğine göre, ticari kredi niteliği taşımayan kredi talepleri ile kredi kartı talebinde bulunanların sigortalılık ve ücret bilgisi ile maaş ödemesi bankadan yapılan çalışanların ücret bilgileri SGK’ya gönderiliyor.
Yani bir anlamda SGK kayıtdışıyla mücadelede kendisi için önemli verileri bankalardan talep edebiliyor. Bu uygulamaya rağmen şişirilmiş bordro ve sahtecilik devam ediyor.
Bankalar bu süreçte SGK’ya bilgi verirlerken aynı zamanda kendileri için bilgi de talep ettiler. SGK’nın 1 Ağustos 2014 sonrası getirdiği bilgi verme zorunluluğuna paralel olarak, bankalar da, Ekim 2014’ten sonra SGK’dan bilgi almaya başladı. Kredi talebinde bulunanların gerçekten çalışıp çalışmadıkları, işyerinin olup olmadığı ve bordronun gerçeği yansıtıp yansıtmadığına dair bilgileri SGK’dan aldılar.
Yakın zaman içerisinde SGK bu bilgi akışını, özellikle şirketlerden gelen tepkiler üzerine kapattı. Şirket yetkilileri ticari kuruluş olan bankaların kendi şirketlerindeki özlük işlemlerini takip edebilmelerini yasalara aykırı buldular. Bu tepkiler üzerine SGK 17 Nisan’dan bu yana bu bilgi transferini durdurdu.

Şirket zarar görmesin
Aslında bu bilgi transferinin yeniden düzenlenmesine ihtiyaç var. Kayıtdışılık ve sahtecilikle mücadelede SGK ve bankaların yasal zemin içerisinde birlikte hareket etmelerinin önemi büyük. SGK, bu bilgi alışverişiyle sigortası bildirilmeyenleri, yüksek ücreti olduğu halde ücreti işverence düşük gösterilenleri tespit edebiliyor. Bankaların verdiği bilgilerle kayıtdışılık yapan işverenler hakkında işlem yapıp, çalışanların prim haklarını ve aslında emeklilik haklarını koruyabiliyor.
Aynı şekilde bankaların da sahtecilikle mücadele ederken SGK’ya ihtiyaçları var. Ancak yasalar çerçevesinde hareket ederek yeni bir düzenlemeyle bu bilgilerin SGK’dan alınması en doğrusu olacaktır. Aslında yasal zeminde bu bilgi alışverişini mümkün hale getirecek düzenlemeler var. Bu düzenlemelerden hareketle hem şirketlerin zarar görmesini engelleyecek, hem de sahteciliğin önüne geçecek yeni bir kurgu yaratılabilir.
Uygun zemin Bankacılık Kanunu’nda...
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun “Sırların Saklanması” konulu 73. maddesi bu bilgi alışverişi için zemini hazırlamaktadır. Bu maddeye göre, “Bankaların ortakları, yönetim kurulu üyeleri, mensupları, bunlar adına hareket eden kişiler ile görevlileri, sıfat ve görevleri dolayısıyla öğrendikleri bankalara veya müşterilerine ait sırları, bu konuda...