Ticari Kazanç Tespit Usulleri
Akif AKARCA - Dr. Mehmet ŞAFAK
Dünya Gazetesi
Bilindiği gibi, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabidir. Ticari kazançlar, zirai kazançlar, serbest meslek kazançları, ücretler, gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye iratları, ve diğer kazanç ve iratlar olarak unsurlara ayrılabilen gelirin, vergileme için tespiti bu kazanç unsurlarının özelliğine göre farklılıklar gösterir. Bu gün yazımızda ticari kazancın tespiti- usulleri üzerinde duracağız.
Bilindiği gibi gelir elde eden herkesin ödeme gücüne göre kamu hizmetlerini- kamusal ihtiyaçları karşılamak üzere vergi ödemesi esastır. Gelirin büyüklüğüne göre, müterakki gelir vergisi tarifesi esas alınır. Benzer şekilde, kişinin ticari faaliyetinin büyüklüğüne ve ticari faaliyetin kapsamına göre kazancın tespit esasları da farklı olmak durumundadır. Gelir Vergisi Kanunu’muzda bu gruplama esnaf muaflığı, basit usul ve gerçek usulde ticari kazanın tespiti şeklinde yapılmıştır.
Vergiden muaf esnaf
Motorlu nakil vasıtası kullanmadan, gezici olarak veya işyeri açmaksızın perakende ticaretle iştigal edenler, doğrudan tüketiciye hizmet eden hallaç, kalaycı, musluk tamircisi ve benzeri GVK’nın 9’uncu maddesinde sayılan ticaret ve sanat erbabı gelir vergisinden muaftır. Giyim eşyası, süs eşyası gibi yüksek değerli mal satanlar bu kapsamam dahil değildir. Köylerde gezici olarak her türlü sanat işleri ile uğraşanlar ile aynı işleri bir iş yeri açmak suretiyle yapanlardan basit usule tabi olmanın genel şartlarından olan iş yeri kirası yıllık olarak 2017 yılında 4 bin 300 TL’yi aşmayanlar da muaflıktan yararlanır. GVK’nın 51‘inci maddesinde sayılan işlari yapanlar hariç. Esnaf muaflığından faydalanacak diğer ticari faaliyet erbabı GVK’nın 9’uncu maddesinde sayılmıştır.
Ticari, zirai veya mesleki kazancı dolayısı ile gerçek usulde Gelir Vergisine tabi olanlar ile yukarıda sayılan işleri gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapanlar esnaf muaflığından faydalanamazlar. Esnaf muaflığı şartlarını topluca taşıyanlar bu muaflıktan yararlanmak için ilgili esnaf odasına kayıt olmak ve durumlarını tevsik etmek suretiyle belediyeden “Esnaf Muaflığı Belgesi” almak zorundadırlar. İstemeleri halinde vergi dairesince Esnaf Muafiyet Belgesi verilir.
Esnaf muaflığından faydalananlar faaliyetleri ile ilgili olarak satın aldıkları mallara ve giderlerine ilişkin, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden aldıkları belgeleri saklamak zorundadırlar.
VUK hükümlerine göre yoklamaya yetkililer veya yoklamaya yetkililerle birlikte belediye zabıtalarınca müştereken yapılan denetimlerde, vergiden muaf esnafın bir takvim yılı içinde bir defa mal alış ve giderlerine ilişkin belgeleri yanında bulundurmadığının veya bulundurduğu belgenin satışını yaptığı mal ve hizmetle ilişkisinin olmadığının tespiti halinde, “Esnaf Muaflığı Belgesi “ iptal edilir. Belgesi iptal edilenlerden muaflık şartlarını taşıyanlar, aynı faaliyete devam etmek istemeleri halinde yeniden belge almak zorundadırlar.
Esnaf muaflığı GVK’nın 94’üncü maddesi uyarınca, tevkif suretiyle kesilen vergiyi kapsamaz.
Basit usulde ticari kazancın tespiti
Basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satın alınan malların alış bedelleri arasındaki müspet farktır. Bu fark yapılan faaliyetle ilgili olarak VUK hükümlerine göre , alınması ve verilmesi mecburi olan alış ve giderler ile hasılatlara ilişkin belgelerde yazılı tutarlara göre hesaplanır. Bu suretle tespit ve beyan olunan kazanç vergi tarhına esas alınır. Bu usulde vergilendirilenler, kazancın tespiti ve VUK’un defter tutma hükümleri hariç, bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabidirler. Basit usulde vergilendirilen mükellefler, faaliyetlerine ilişkin mal alış ve giderleri ile hasılatlarını gösteren belgeleri ayrı ayrı dosyalarda saklamak zorundadırlar. Bu belgelerin kayıtları, mükelleflerin bağlı bulundukları bürolarda tutulur. Bu bürolarda 3568 sayılı Kanun’a göre yetki almış yeterli sayıda meslek mensubunun çalıştırılması zorunludur. Kısaca belirtmek gerekirse basit usule tabi ticaret erbabınca defter tutulmaz, vergi tevkifatı yapılmaz, muhtasar beyanname, geçici vergi beyannamesi verilmez. KDV amortisman ayrılması söz konusu değildir; İstisnası nedeniyle KDV beyannamesi verilmez.
Basit usulde tabi ticaret erbabından, sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediği veya kullanıldığı tespit edilenler, bu hususun kendilerine tebliğ edildiği tarihi takip eden aybaşından itibaren ikinci sınıf tüccarlara ilişkin hükümler tabi olurlar.
Basit usule tabi olmanın genel ve özel şartları
Basit usule tabi olmanın genel şartları;
1) Kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak. Zorunlu nedenlerle işin başında bilfiil bulunamamak şartı bozmaz...
Kaynak ve Yazının Devamı ► http://www.dunya.com/kose-yazisi/ticari-kazanc-tespit-usulleri/346290
