İzaha Davet Uygulaması 1 Eylül 2017 Tarihinden İtibaren Başlıyor
ÖZET
|
:
|
482 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde Vergi
Usul Kanunu’nun 370’nci maddesinde düzenlenen izaha (açıklamaya) davet
müessesesinin kapsamı ve şekli, ön tespitin niteliği, izaha daveti yapacak ve
yapılan izahı değerlendirecek idari birimler, davet yapılacaklar, yapılan
izahta kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin diğer usul ve
esaslar belirlendi.
Açıklamaya davet müessesesinin uygulanacağı 16
farklı konu belirlendi. Asgari ücret tarifelerinin karşılaştırılması
sonucunda, serbest meslek kazancını ve hesaplanması gereken KDV’yi ilgili
dönem beyannamelerinde beyan etmediği veya eksik beyan ettiği yönünde
haklarında ön tespit bulunan 3568 sayılı Kanun
kapsamındaki meslek mensuplarının ve avukatların izaha davet edilmesi de davet
konuları arasında yer aldı.
Ödeme
süresi geçmiş bulunan vergilere, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için,
6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak
gecikme zammı oranında zam, Maliye Bakanlığı’nca “izah zammı” olarak
isimlendirildi.
Tebliğ
hükümleri 1 Eylül 2017 tarihi itibariyle
yürürlüğe girecektir.
|
213
sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mülga 370 inci maddesi, 9/8/2016 tarihli ve 29796
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi
Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile “İzaha davet”
başlığı altında yeniden düzenlenerek vergi sistemimizde yeni bir müessese ihdas
edilmiş, konuyla ilgili açıklamalarımıza 19.08.2016/99 sayılı Sirkülerimizde
yer verilmişti. Söz konusu 370’nci madde düzenlemesi aşağıdaki gibiydi.
“İzaha davet
Madde 370-(Mülga: 30/12/1980 - 2365/89
md.; Yeniden düzenleme: 15/7/2016 - 6728/22 md.) Vergi incelemesine
başlanılmadan veya takdir komisyonuna sevk edilmeden önce verginin ziyaa
uğradığına delalet eden emareler bulunduğuna dair yetkili merciler tarafından
yapılmış ön tespitler hakkında tespit tarihine kadar ihbarda bulunulmamış
olması kaydıyla mükellefler izaha davet edilebilir. Kendisine izaha davet
yazısı tebliğ edilen mükellefler, davet konusu tespitle sınırlı olarak, bu
Kanunun 371 inci maddesinde yer alan pişmanlık hükümlerinden yararlanamaz.
İzaha davet yazısının tebliğ tarihinden
itibaren 15 günlük süre içerisinde izahta bulunulması durumunda;
1.
Mükelleflerce yapılan izah sonucu vergi
ziyaına sebebiyet verilmediğinin idarece anlaşılması hâlinde mükellefler söz
konusu tespitle ilgili olarak vergi incelemesine tabi tutulmaz veya takdir
komisyonuna sevk edilmez.
2. Mükelleflerce izahta bulunulan
tarihten itibaren 15 gün içerisinde; hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin
verilmesi, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının tamamlanması veya
düzeltilmesi ve ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her
ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette
uygulanacak gecikme zammı oranında bir zamla aynı sürede ödenmesi şartıyla
vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesilir. Bu
durum vergi incelemesi yapılmasına ve gerekirse tarhiyatın ikmaline engel
teşkil etmez.
Birinci fıkra kapsamında yapılmış ön
tespitlerin, verginin bu Kanunun 359 uncu maddesinde yer alan fiillerle ziyaa
uğratılmış olabileceğine ilişkin olması hâlinde bu madde hükümleri uygulanmaz.
Şu kadar ki, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma
fiilinin işlenmiş olabileceğine dair yapılan ön tespitlerde, kullanılan sahte
veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarının; her bir belge itibarıyla
50 bin Türk lirasını geçmemesi ve mükellefin ilgili yıldaki toplam mal ve
hizmet alışlarının %5'ini aşmaması kaydıyla mükellefler izaha davet edilebilir.
Bu fıkrada yer alan tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak bu Kanun
uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır.
Maliye Bakanlığı ön tespitin
niteliğini, izaha davetin şeklini ve kapsamını, daveti yapacak ve yapılan izahı
değerlendirecek mercii, davet yapılacakları, yapılan izahta kullanılacak bilgi
ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
VUK’nun
370 inci maddesinin Maliye Bakanlığı’na verdiği yetkiye istinaden
25.07.2017 tarih ve 30134 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 482 Sıra No’lu Vergi
Usul Kanunu Genel Tebliği’nde izaha davetin kapsamı ve şekli, ön tespitin
niteliği, izaha daveti yapacak ve yapılan izahı değerlendirecek merciler, davet
yapılacaklar, yapılan izahta kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya
ilişkin diğer usul ve esaslar belirlenmiştir. Uygulamanın usul ve esasları
özetle aşağıdaki gibidir:
1. İzaha davet müessesesinin tanımı
İzaha davet
müessesesi, verginin ziyaa uğradığını
gösteren emareler bulunduğuna
dair yetkili merciler tarafından yapılmış ön tespitlerle ilgili olarak aynı
merciler tarafından mükelleflerden açıklama talep edilmesi olup, bu müessese,
yapılan değerlendirmeler sonucunda vergi ziyaına sebebiyet vermediği anlaşılan
mükelleflerin konuyla ilgili vergi incelemesine veya takdire sevk edilmesini
önlemekte, vergi ziyaına sebebiyet verildiği durumlarda ise belirli şartlar
dahilinde indirimli ceza uygulanmak suretiyle mükellefleri daha ağır
müeyyidelerden korumaktadır.
2. İzah Değerlendirme
Komisyonu kurulması
İzaha
davet müessesi Gelir İdaresi Başkanlığı veya Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı
bünyesinde kurulacak “İzah Değerlendirme
Komisyonu” tarafından yapılacak ön
tespitler ile ilgili olarak “izaha davet yazısı”nda belirtilen konular için
uygulanacaktır.
3.
İzaha davet gerekçesi : Ön tespit
Ön tespit,
vergi kanunlarının verdiği yetki kapsamında vergi incelemesi yapmaya ve/veya
mükellefler veya mükelleflerle muamelede bulunan diğer gerçek ve tüzel
kişilerden bilgi toplamaya yetkili kılınanlar tarafından doğrudan veya dolaylı
olarak elde edilen bilgi, bulgu veya verilerin İzah Değerlendirme Komisyonuna
intikal ettirilmesi neticesinde, belirtilen
komisyon tarafından verginin ziyaa uğramış olabileceği ve mükellefin
izaha davet edilebileceği yönünde yapılan tespiti ifade eder.
4. Ön tespitin vergi incelemesine
başlanmadan yapılması
Vergi Usul
Kanununun 370 inci maddesinde yer alan indirimli cezanın uygulanması, yetkili
merciler tarafından verginin ziyaa uğradığına işaret eden (delalet
eden) izler/ göstergeler (emareler)
bulunduğuna dair ön tespitin yapılmış olduğu hallerde mümkündür. Ön
tespitin vergi
incelemesine başlanılmadan veya takdir komisyonuna sevk edilmeden önce
yapılması gerekmekte olup; yetkili merciler tarafından yapılmış ön tespitle
ilgili konu hakkında, tespit tarihine kadar ihbarda bulunulmamış olması
gerekmektedir.
5.
İzaha davet yazısı
Komisyonlar
kendisine intikal ettirilen bilgi, bulgu veya verilerden hareketle verginin
ziyaa uğramış olabileceğine ilişkin, maddede belirtilen ön tespiti yapacak,
izaha davet yazısını, tebliğ edilmek üzere, haklarında ön tespit yapılanlara
gönderecek, kendisine yapılacak izahları değerlendirip sonuçlandıracaktır.
6.
İzaha davet konuları
Hangi konularla
ilgili olarak izaha davet müessesesinin uygulanacağı Maliye Bakanlığı
tarafından belirlenecektir. Tebliğ’de 16 farklı konu izaha davet kapsamına
alınmıştır. Bu konular aşağıdaki gibidir.
1. Ba-Bs
Bildirim Formlarında Yer Alan Bilgilerin Analizi Sonucunda Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
|
2. Kredi Kartı Satış Bilgileri ile Katma Değer
Vergisi (KDV) Beyannamelerinin Karşılaştırılması Sonucunda Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
|
3. Yıllık Beyannameler ile Muhtasar ve Prim Hizmet
Beyannamelerinin Karşılaştırılması Sonucunda Mükelleflerin İzaha Davet
Edilmesi
|
4. Çeşitli Kurum ve Kuruluşlardan Elde Edilen
Bilgiler ile Asgari Ücret Tarifelerinin Karşılaştırılması Sonucunda
Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
|
5. Yıllık Gelir ve Kurumlar Vergisi Beyannameleri
Üzerinde Yapılan İndirimleri, Kanuni Oranları Aşan Mükelleflerin İzaha Davet
Edilmesi
|
6. Dağıttığı Kâr
Üzerinden Tevkifat Yapmadığı Tespit Edilenlerin İzaha Davet Edilmesi
|
7. Geçmiş Yıl Zararlarının Mahsubu Yönünden
Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
|
8. İştirak Kazançlarını İlgili Hesapta Göstermeyen
Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
|
9. Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e Maddesindeki
İstisna ile İlgili Olarak Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
|
10. Örtülü Sermaye Yönünden Mükelleflerin İzaha
Davet Edilmesi
11. Ortaklardan Alacaklar İçin Hesaplanması
Gereken Faizler Yönünden Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
|
12. Ortaklık Hakları veya Hisselerini Elden
Çıkardıkları Halde Beyanda Bulunmayan Limited Şirket Ortaklarının İzaha Davet
Edilmesi
|
13. Gayrimenkul Alım/Satım Bedelinin Eksik Beyan
Edilmiş Olabileceğine Dair Haklarında Tespit Bulunanların İzaha Davet
Edilmesi
|
14.
Gayrimenkullere İlişkin Değer Artışı Kazançları Yönünden Mükelleflerin İzaha
Davet Edilmesi
|
15. Gayrimenkul
Sermaye İratlarını Beyan Etmeyen veya Eksik/Hatalı Beyan Eden Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
|
16. Sahte veya
Muhteviyatı İtibarıyla Yanıltıcı Belge Kullanılması Durumunda Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
|
Bu nedenlere
ilişkin açıklamalar aşağıdaki gibidir.
a)
Ba-Bs
Bildirim Formlarında Yer Alan Bilgilerin Analizi Sonucunda Mükelleflerin İzaha
Davet Edilmesi
Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, Maliye
Bakanlığı’nca tarafından belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal
ve/veya hizmet alış ve satışları Ba-Bs bildirim formlarına dâhil edilmektedir.
Bu bildirim formlarından hareketle yapılan
çapraz kontroller neticesinde, vergiyi ziyaa uğratmış olabileceğine dair
haklarında ön tespit bulunan mükellefler izaha davet edilecektir.
b)
Kredi
Kartı Satış Bilgileri ile Katma Değer Vergisi (KDV) Beyannamelerinin
Karşılaştırılması Sonucunda Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Banka ve benzeri finans kurumlarından
alınan bilgilere göre, kredi kartı satış cihazı (sanal pos, kredi kartı, banka
kartı-debit ve imprinter cihazı gibi) kullanan mükelleflerin, yaptıkları satış
tutarları ile KDV beyannamelerinin karşılaştırılması sonucunda, satış
tutarlarının düşük beyan edilmesi suretiyle verginin ziyaa uğratılmış
olabileceğine dair haklarında ön tespit bulunan mükellefler izaha davet
edilecektir.
c)
Yıllık
Beyannameler ile Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamelerinin Karşılaştırılması
Sonucunda Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir
Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesinde, ödemelerini (avans olarak ödenenler
dâhil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir
vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur olanlar ile hangi ödemelerin
tevkifata tabi olduğu sayılmıştır.
Serbest meslek kazancı, ücret, gayrimenkul
sermaye iradı gibi tevkifata tabi gelir elde edenler tarafından verilen yıllık
gelir vergisi beyannameleri ile bu gelirler üzerinden tevkifat yapanların
verdikleri muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin karşılaştırılması sonucu
verginin ziyaa uğratılmış olabileceğine dair haklarında ön tespit bulunanlar
izaha davet edilecektir.
d)
Çeşitli
Kurum ve Kuruluşlardan Elde Edilen Bilgiler ile Asgari Ücret Tarifelerinin
Karşılaştırılması Sonucunda Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Çeşitli kurum ve kuruluşlardan elde edilen
bilgilerle 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 164 ve 168 inci
maddeleri ile 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 46 ncı maddesi kapsamında
belirlenen asgari ücret tarifelerinin karşılaştırılması sonucunda, serbest
meslek kazancını ve hesaplanması gereken KDV’yi ilgili dönem beyannamelerinde
beyan etmediği veya eksik beyan ettiği yönünde haklarında ön tespit bulunan
avukatlar ve 3568 sayılı Kanun kapsamındaki meslek mensupları izaha davet
edilecektir.
Diğer taraftan,
serbest meslek kazançları için Gelir Vergisi Kanunu’na göre yapılan beyanlarda tahsil
esası geçerli olduğundan ücretlerini alamayan/tahsil edemeyen meslek
mensuplarının da izaha davet edilmek zorunda kalabileceği dikkate alınmalıdır.
e)
Yıllık
Gelir ve Kurumlar Vergisi Beyannameleri Üzerinde Yapılan İndirimleri, Kanuni
Oranları Aşan Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun 89 uncu maddesi ve
13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesine
göre, bağış ve yardımlar, eğitim ve sağlık harcamaları ile girişim sermayesi
fonu olarak ayrılan tutarlar beyanname üzerinde gösterilmek ve bu maddelerde
belirtilen oranları aşmamak şartıyla beyan edilen gelirden veya kurum
kazancından indirim konusu yapılabilmektedir.
Bu kapsamda, belirtilen söz konusu oranlar
üzerinde indirim yaptıklarına dair haklarında ön tespit bulunan mükellefler
izaha davet edilecektir.
f)
Dağıttığı
Kâr Üzerinden Tevkifat Yapmadığı Tespit Edilenlerin İzaha Davet Edilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinin
birinci fıkrasının (6) numaralı bendi ve Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu
maddesinin üçüncü fıkrasına göre, tam mükellef kurumlar dağıtmış oldukları
kârlar üzerinden vergi kesintisi yapmak ve bu kesinti tutarını vergi dairesine
yatırmak zorundadır.
Bu kapsamda, Maliye Bakanlığı’nca yapılan
düzenlemeler uyarınca verilen kâr dağıtım tablosunda yer alan bilgiler ile
diğer verilerin karşılaştırılması sonucunda, dağıtmış oldukları kârlar
üzerinden vergi kesintisi yapmadıkları yönünde haklarında ön tespit bulunan
mükellefler izaha davet edilecektir.
g)
Geçmiş Yıl Zararlarının Mahsubu Yönünden
Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun 88 inci maddesine
göre gelirin toplanmasında gelir kaynaklarının bir kısmından hâsıl olan
zararlar (80 inci maddede yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç)
diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edilebilmekte, bu mahsup
neticesinde kapatılmayan zarar kısmı, müteakip yılların gelirinden
indirilebilmekte ve arka arkaya beş yıl içinde mahsup edilmeyen zarar bakiyesi
müteakip yıllara devredilememektedir.
Kurumlar Vergisi Kanununun 9 uncu maddesine
göre geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar, kurumlar vergisi
beyannamesinde her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve beş yıldan
fazla nakledilmemek şartıyla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim
konusu yapılabilmektedir.
Yukarıda belirtilen şartlardan herhangi birisini
ihlal etmek suretiyle geçmiş yıl zararlarını gelir veya kurumlar vergisi
matrahının tespitinde indirim konusu yaptığı yönünde haklarında ön tespit
bulunan mükellefler izaha davet edilecektir.
h)
İştirak Kazançlarını İlgili Hesapta
Göstermeyen Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin
birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamına giren iştirak kazançlarının,
Maliye Bakanlığı’nca veya ilgili idarelerce yapılan düzenlemeler uyarınca
tutulan muhasebe kayıtlarında iştiraklerden temettü gelirlerinin izlendiği
hesaplarda gösterildikten sonra, beyannamede istisnalar arasında yer alması
gerekmektedir.
Söz konusu hesaplarda, elde edilen iştirak
kazançlarının yer almaması ya da bu hesapların hiç kullanılmaması hallerinde,
bu kazançları beyanname üzerinde istisna olarak gösterdiğine dair haklarında ön
tespit bulunan mükellefler izaha davet edilecektir.
i)
Kurumlar
Vergisi Kanununun 5/1-e Maddesindeki İstisna ile İlgili Olarak Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin
birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan, taşınmaz ve iştirak hisseleri ile
kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış kazancı
istisnasından faydalanan mükelleflerden; menkul kıymet ve taşınmaz ticareti ve
kiralanması faaliyeti ile uğraşıldığı, istisnaya konu kazancın %75’lik kısmının
özel fon hesabına alınmadığı veya beş yıllık süre içerisinde özel fon
hesabından çekildiği ya da satışın yapıldığı yılı izleyen 5 yıl içinde şirketin
tasfiye edildiği yönünde haklarında ön tespit bulunanlar izaha davet
edilecektir.
j)
Örtülü
Sermaye Yönünden Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Kurumlar Vergisi Kanununun 12’nci maddesine
göre kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden
doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların,
hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan
kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılmaktadır.
Ortaklara olan borçların toplamının, öz
sermayenin üç katından fazla olduğu yönünde haklarında ön tespit bulunan
mükellefler izaha davet edilecektir.
k)
Ortaklardan
Alacaklar İçin Hesaplanması Gereken Faizler Yönünden Mükelleflerin İzaha Davet
Edilmesi
Maliye Bakanlığı’nca yapılan düzenlemeler
uyarınca verilen dönem sonu bilançosunda “Ortaklardan Alacaklar” hesabında
bakiye bulunmakla birlikte aynı döneme ilişkin gelir tablosunda faiz geliri
beyan etmediği yönünde haklarında ön tespit bulunan mükellefler izaha davet
edilecektir.
l)
Ortaklık
Hakları veya Hisselerini Elden Çıkardıkları Halde Beyanda Bulunmayan Limited
Şirket Ortaklarının İzaha Davet Edilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80 inci
maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde, ortaklık haklarının veya
hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazancı olarak
sayılmıştır.
Bu kapsamda, ortaklık hak ve hisselerini
elden çıkardıkları halde gelir vergisi beyannamesi vermedikleri veya vermiş
oldukları gelir vergisi beyannamesinde bu gelirleri beyan etmedikleri yönünde
haklarında ön tespit bulunan limited şirket ortakları izaha davet edilecektir.
m) Gayrimenkul Alım/Satım
Bedelinin Eksik Beyan Edilmiş Olabileceğine Dair Haklarında Tespit Bulunanların
İzaha Davet Edilmesi
Gayrimenkul alım/satım işlemlerine ilişkin
olarak, tapu daireleri, banka ve benzeri finans kurumları ile diğer kurum ve
kuruluşlardan elde edilen bilgilerin karşılaştırılması sonucunda, alım/satım
bedelinin eksik beyan edilmiş olabileceğine dair haklarında ön tespit bulunanlar
izaha davet edilecektir.
n)
Gayrimenkullere
İlişkin Değer Artışı Kazançları Yönünden Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80 inci
maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde, iktisap şekli ne olursa
olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) Kanunun 70 inci maddesinin
birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek
usulde vergiye tâbi çiftçilerin ziraî istihsalde kullandıkları gayrimenkuller
dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak beş yıl içinde elden
çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazancı olarak sayılmıştır. Öte
yandan, aynı maddenin üçüncü fıkrasında, menkul kıymet ve diğer sermaye
piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç olmak üzere bir takvim
yılında elde edilen değer artışı kazancının hangi tutarda istisnaya tabi olduğu
hükme bağlanmıştır.
Söz konusu (6) numaralı bende göre değer
artışı kazancı olarak sayılanlardan tapuya tescil edilen gayrimenkullerin elden
çıkarılmasından doğanlara ilişkin olarak, tapu dairelerinden elde edilen
verilere göre, gayrimenkulleri iktisap tarihinden başlayarak beş yıl içinde
elden çıkardıkları ve istisna haddinin üstünde kazanç elde ettikleri halde
beyanname vermediklerine dair haklarında ön tespit bulunanlar izaha davet
edilecektir.
o)
Gayrimenkul
Sermaye İratlarını Beyan Etmeyen veya Eksik/Hatalı Beyan Eden Mükelleflerin
İzaha Davet Edilmesi
Banka, benzeri finans kurumları, Posta ve
Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü veya abonelerine elektrik, su, doğalgaz, internet
hizmeti vb. mal ve hizmetleri teslim eden/sunan kurumlar ile diğer kurum ve
kuruluşlardan alınan bilgilerin değerlendirilmesi neticesinde, kira geliri elde
ettiği anlaşılanlar ile muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde yapılan
tevkifat tutarına göre istisna ve beyan sınırı üzerinde kira geliri elde ettiği
anlaşılanlardan gayrimenkul sermaye iratlarını beyan etmediklerine veya
eksik/hatalı beyan ettiklerine dair haklarında ön tespit bulunanlar izaha davet
edilecektir.
p)
Sahte
veya Muhteviyatı İtibarıyla Yanıltıcı Belge Kullanılması Durumunda
Mükelleflerin İzaha Davet Edilmesi
Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge
kullanılması durumunda mükelleflerin izaha davet edilmesinin usul ve esasları
aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
-
Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde yer alan
fiillerle verginin ziyaa uğratılmış olabileceği hallerde izaha davet hükümleri
uygulanmayacaktır. Bununla birlikte, sahte veya muhteviyatı itibarıyla
yanıltıcı belge kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine dair vergi inceleme
yetkisini haiz kişilerce düzenlenen raporlara istinaden yapılan ön tespitlerde,
kullanılan sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarının; her bir
belge itibarıyla 50.000 TL’yi geçmemesi ve mükellefin ilgili yıldaki toplam mal
ve hizmet alışlarının %5’ini aşmaması kaydıyla mükellefler izaha davet edilir.
-
Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge
kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine dair belge tutarının tespiti ile mal
ve hizmet alış tutarının hesaplanmasında vergiler hariç tutarlar dikkate
alınacaktır.
-
Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge
kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine dair her bir ön tespit itibarıyla tüm
belge tutarlarının vergiler hariç ayrı ayrı 50.000 TL ve altında olması ve
diğer şartların da gerçekleşmesi halinde mükellefler izaha davet edilir.
Bununla birlikte, her bir ön tespite ilişkin olarak herhangi bir belge
tutarının vergiler hariç 50.000 TL üzerinde olması durumunda, bu belgeyi
kullanan mükellefin diğer benzer mahiyetteki belge ve/veya belgeleri tutarı
50.000 TL altında olsa dahi tüm bu belgelere ilişkin izaha davette bulunulması
mümkün değildir.
-
Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olabilecek
toplam belge tutarının ilgili yıldaki toplam mal ve hizmet alışlarının %5’ini
aşması halinde, vergiler hariç her bir belge tutarının 50.000 TL’yi geçmemesi
durumunda dahi mükelleflere izaha davette bulunulması mümkün değildir.
-
Mükelleflerin izaha davet edilip edilmeyeceğinin
belirlenmesinde sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olarak kullanılmış
olabilecek belgeler, her bir ön tespit bakımından ayrı ayrı
değerlendirilecektir.
-
Mükellefler hakkında tek bir vergi tekniği raporunda
birbirinden farklı yıllara ilişkin sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı
belge kullanılmış olabileceğine dair bulguların mevcut olması durumunda, söz
konusu 50.000 TL’lik sınırın ve %5’lik oranın aşılmamış olması şartları her bir
yıl itibarıyla ayrı ayrı değerlendirilecektir. Herhangi bir yıla ilişkin bu
şartların sağlanmamış olması, diğer yıllarda bu şartlardan her ikisini de
sağlayan mükelleflerin bu şartların sağlandığı yıla ilişkin izaha davet
edilmesine engel teşkil etmeyecektir.
-
KDV mükellefi olanlar açısından ilgili yıldaki toplam
mal ve hizmet alışlarının belirlenmesinde, öncelikle tespit tarihine kadar
verilen KDV beyannamelerinde yer alan indirilecek KDV’ye ilişkin her bir KDV
oranı ayrı ayrı esas alınmak suretiyle söz konusu toplam mal ve hizmet
alışlarına ulaşılacaktır.
-
KDV mükellefiyeti bulunmayan basit usule tabi
mükelleflerin ilgili yıldaki toplam mal ve hizmet alışlarının belirlenmesinde
işletme hesabı özetinde yer alan “Dönem İçinde Satın Alınan Emtia” ve
“Giderler” satırlarının toplam tutarı dikkate alınacaktır.
-
Toplam mal ve hizmet alışları ya da sahte veya
muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olarak kullanılmış olabilecek belgelerin
tutarının net bir şekilde tespit edilemediği durumlarda, bu Tebliğin 5 inci
maddesinde belirtilen İzah Değerlendirme Komisyonunca mükelleften ilgili
dönemdeki toplam mal ve hizmet alışları ile kullanılmış olabilecek sahte veya
muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belgeleri yazılı olarak bildirmesi istenir.
Mükellefler tarafından yapılan bu bildirim, ilgili dönemdeki toplam mal ve
hizmet alışları ile sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarının
tespitinde esas alınarak ön tespite konu tutar komisyonca belirlenir. İdarece
yapılan araştırma ve incelemeler neticesinde, yapılan bildirimin hatalı veya
eksik olduğunun tespit edilmesi durumunda, yeni tespitin gerektirdiği şekilde
işlem tesis edilir.
7.
İzaha Davet Yazısının Tebliği
Komisyon
tarafından haklarında ön tespit yapılanlara, gerekli açıklamaların yer aldığı
ve Tebliğ ekinde yer alan “İzaha Davet Yazısı” (EK:1) Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tebliğ olunacaktır.
8.
Toplam Mal/Hizmet Alışları ile Kullanılan Sahte veya Muhteviyatı İtibarıyla
Yanıltıcı Belgeler Listesi Uygulaması
Sahte veya
muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine
dair yapılan ön tespitlerle ilgili olarak, toplam mal ve hizmet alışları ya da
sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olarak kullanılmış olabilecek
belgelerin tutarının net bir şekilde belirlenemediği durumlarda, Tebliğ ekinde
yer alan “Toplam Mal/Hizmet Alışları ile Kullanılan Sahte veya Muhteviyatı
İtibarıyla Yanıltıcı Belgeler Listesi” (EK:2)
tebliğ edilecek izaha davet yazısına eklenecektir.
9.
Davet Yazısının Tebliğinden İtibaren 15 Gün İçerisinde İzahta Bulunulması
Kendisine izaha davet yazısı tebliğ edilenlerin madde
hükümlerinden yararlanmaları için tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde
yetkili komisyona izahta bulunmaları gerekmektedir. Bu süre içerisinde ilgili
komisyona izahta bulunmayanlar anılan madde hükmünden yararlanamazlar.
10.
İzaha Davetin 10 Gün İçerisinde Değerlendirilmesi
Süresinde yapılan izah, komisyonca en geç 10 gün
içinde değerlendirilerek sonuca bağlanacaktır.
11.
Açıklamanın Yeterli Bulunması
Haklarında yapılan ön tespite ilişkin vergi ziyaına
neden olunmadığı yönünde mükellefçe izahta bulunulması üzerine, mükellefin
izahının komisyonca yeterli bulunması ve beyanname verilmesini veya vergi
beyanının tamamlanmasını gerektirir bir durumun olmadığının değerlendirilmesi
halinde, mükellef hakkında söz konusu tespitle ilgili olarak vergi incelemesine
ve takdir komisyonuna sevk işlemi yapılmaz.
12.
Açıklamanın Yeterli Bulunmaması
Mükellefçe yapılan izahın komisyonca yeterli
bulunmaması ve beyanname verilmesini gerektiren bir durumun bulunduğunun
değerlendirilmesi halinde bu durum mükellefe bildirilir. Bu bildirim üzerine,
izahın yapıldığı tarihten itibaren 15 günlük süre sona ermeden mükellefçe; hiç
verilmemiş olan vergi beyannamelerinin verilmesi, eksik veya yanlış yapılan
vergi beyanının tamamlanması veya düzeltilmesi, ödeme süresi geçmiş bulunan
vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51
inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranındaki izah
zammıyla ödenmesi şartlarıyla vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi
üzerinden %20 oranında kesilir.
13.
İncelemeye veya takdire Sevk İşlemleri
Yapılan izahın yeterli bulunmaması ve mükellef
tarafından Vergi Usul Kanununun 370 inci maddesinde öngörülen işlemlerin
gerçekleştirilmemesi durumunda incelemeye veya takdire sevk işlemleri yapılır.
14.
İzaha davet koşullarını taşımayan mükelleflerin beyanname verebilmeleri
İzaha davet şartlarından herhangi birini taşımadığı
anlaşılan mükelleflerin vergi beyannamelerini vermelerine engel bir durum
bulunmamakta olup, vergi incelemesine başlanılmadan veya takdir komisyonuna
sevk edilmeden beyannamelerini vermiş olanlara, ziyaa uğratılan vergi üzerinden
Vergi Usul Kanununun 344’üncü maddesi gereği %50 oranında vergi ziyaı cezası
kesilir.
15.
İzaha davet kapsamında verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden verginin
15 gün içerisinde ödenmemesi
İzaha davet kapsamında verilen beyanname üzerine
tahakkuk eden vergiler ile izah zammının mükelleflerce maddede öngörülen 15
günlük süre içerisinde ödenmemesi durumunda %20 oranında kesilmiş olan
indirimli ceza, %50 oranı esas alınarak ikmal edilir ve izah zammının gecikme
faizine dönüştürülmesi işlemi yapılır.
16.
Tarhiyat Sonrası Uzlaşma Başvurunda Bulunma
Vergi Usul Kanununun 370 inci maddesi kapsamında %20
oranında kesilen vergi ziyaı cezasına ilişkin ihbarnamelerin tebliği üzerine
mükellefler tarhiyat sonrası uzlaşma başvurusunda bulunabilirler.
17.
İzahın Yazılı veya Sözlü Yapılabilmesi
Yazılı izah, izaha davet yazısını gönderen idareye;
elden verilmişse bu tarihte, postayla taahhütlü veya acele posta servisi ile
gönderilmişse zarfın üzerindeki damga tarihinde, postayla adi olarak veya özel
dağıtım şirketleri aracılığıyla gönderilmişse izaha davet yazısını gönderen
idarenin kayıtlarına girdiği tarihte verilmiş sayılır. Sözlü izah, izahı yapan
ile komisyon tarafından imzalanacak bir tutanakla tespit olunur, bu durumda
izah tarihi olarak tutanağın düzenlendiği tarih esas alınır.
Söz konusu Tebliğ 1
Eylül 2017 tarihinde yürürlüğe girecektir.
. Saygılarımızla…
Kaynak ► TÜRMOB