SON YAZILAR

18 Ağustos 2016 Perşembe

Vergi affının vergi suçlarına etkisi

Unknown | 09:43 | | | | |


Dr. Bumin DOĞRUSÖZ  
Dünya Gazetesi  

Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde, vergi hukukunu ilgilendiren bazı filler idari para cezasının yanı sıra hürriyeti bağlayıcı ceza ile de yaptırımlanmıştır. Bu filler, söz konusu maddede şu şekilde belirlenmiştir. 


a) Vergi kanunlarına göre tutulan veya düzenlenen ve saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan; defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapmak, gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgisi bulunmayan kişiler adına hesap açmak veya defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek.

b) Defter, kayıt ve belgeleri tahrif etmek veya gizlemek, inceleme sırasında vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgeleri ibraz etmemek veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemek veya bu belgeleri kullanmak. 

c) Vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok etmek veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koymak veya hiç yaprak koymamak veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenlemek veya bu belgeleri kullanmak.

d) Bu Kanun hükümlerine göre ancak Maliye Bakanlığı ile anlaşması bulunan kişilerin basabileceği belgeleri, Bakanlık ile anlaşması olmadığı halde basmak veya bilerek kullanmak. 

Yukarıda (a) ve (b)’de aktardığımız filler için kanun on sekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası, (c)’de aktardığımız filler için kanun üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası, (d)’de aktardığımız filler için ise kanun iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörmüştür.  

Kamuoyunda “vergi barışı kanunu” şeklinde adlandırılan “Bazı Kamu Alacaklarının Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun” ile vergi borçlularına ve idari para cezasını gerektiren filleri işlemiş olanlara çeşitli af ve kolaylıklar sağlamış, ayrıca matrah artırımı müessesesini yeniden ihdas ederek mükelleflere bir anlamda geçmişin incelenemezliğini satın alma hakkını tanımıştır. 

Bu noktada ortaya, bu kolaylık ve afların vergi suçlarını da etkileyip etkilemeyeceği konusu ile matrah artırımından yararlanmanın işlenmiş ancak henüz idare tarafından tespit edilememiş vergi suçları karşısında da bir koruma sağlayıp sağlamayacağı sorunu veya tereddüdü ortaya çıkmıştır. 

Baştan söyleyelim; vergi suçunun altında yatan ve vergi ziyaına sebebiyet veren borcun, ister kesinleşmiş borçlar ister ihtilaflı borçlar kapsamında yapılandırılmış ve ödenmekte olmasının veya ödenmiş bulunmasının, suç, yargılama  ve ceza üzerinde doğrudan etkisi yoktur. Bu nedenle vergi barışı kanunundan yararlanılsa dahi, daha önce bu suçlar dolayısıyla açılmış ceza davaları aynen devam edecektir. Kesinleşmiş veya ertelenmiş mahkûmiyetler varsa, bunlar da varlıklarını sürdürecektir. 

Ancak vergi borcunun (asıl ve idari para cezasının) ödenmiş olmasının veya vergi barışı kapsamında yapılandırılmış olmasının, hâkim tarafından verilecek cezanın akıbetinin belirlenmesinde, dolaylı olarak önemi olacaktır. Bu dolaylı önem, Ceza Hukukundan kaynaklanmaktadır. 

Ceza Kanunumuza göre iki yıl veya daha az hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezasının ertelenmesi kamunun zararının giderilmesi koşuluna bağlanabilmektedir (md. 51). Nitekim uygulamada da gözlemimiz, mahkemelerin bu konuda karar vermeden önce vergi idaresinden kamu borcunun ödenip ödenmediğini veya belli vadeye bağlanıp bağlanmadığını sorguladığı yönündedir. 

Öte yandan Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre (md. 231) iki yıl veya daha az hapis cezasına mahkûm edilmesi öngörülen (suç işlediği kabul edilen) kişi hakkındaki hükmün açıklanmasının mahkemece ertelenmesi yoluna gidilebilmesi, kamunun uğradığı zararın giderilmesi koşuluna bağlıdır. 

Görüldüğü gibi, kamu borcunun yapılandırılmış ve taksitler halinde ödeniyor olması, söz konusu suç faillerinin / sanıklarının lehe hükümlerden yararlanması açısından önem taşımaktadır. 

Matrah artırımında bulunmak ise, söz konusu suçları işlemiş ve bu güne kadar bu filleri saptanamamış kişiler için, “kural olarak” koruyucu bir kalkan oluşturacaktır. Örneğin...


Kaynak ve Yazının Devamı ► http://www.dunya.com/vergi-affinin-vergi-suclarina-etkisi-165195yy.htm