7 Nisan 2016 Perşembe
Örtülü sermaye faizinde düzeltme uygulaması
Unknown | 08:57 | Bumin Doğrusöz | Dünya Gazetesi | Kurumlar Vergisi | Mükellef | Örtülü Sermaye | YazarlarDr. Bumin DOĞRUSÖZ
Dünya Gazetesi
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 11. maddesinde kurum kazancının tespitinde örtülü sermaye faizinin gider kabul edilmeyeceği açıklanmış, "örtülü sermaye" müessesesi ise, 12. maddede düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre, kısaca, özsermayenin üç katını aşan ilişkili kişiden yapılmış borçlanmalar, aşan kısmı itibariyle, örtülü sermaye olarak kabul edilecek ve bu borçlanma karşılığı yapılan kur farkı, faiz, vade farkı gibi ödemeler gider yazılamayacaktır.
Gider yazılamayan faiz veya faiz kısmı Kanunda, elde eden açısından da temettü (kâr payı) olarak kabul edilmiştir. Bu düzenlemeye göre elde ettiği faiz kâr payı kabul edilen kişi, kurum ise elde ettiği faizi (yani kâr payını) iştirak kazançları istisnasından yararlandıracak, gerçek kişi ise koşulları varsa menkul sermaye iradı olarak beyan edecektir.
Borç alan kurumun örtülü sermayeyi oluşturan borcun faizini kanunen kabul edilmeyen giderleri arasına almayıp matrahtan indirildiği tespit edilirse, bu husus bir re’sen tarhiyat sebebi oluşturmaktadır. Burada gider yazılan faiz tutarı matrah alınarak re’sen kurumlar vergisi tarhiyatı yapılması gerekmektedir. Çünkü kanun örtülü sermayenin faizini dağıtılan kâr olarak kabul etmiştir. Bu durum aynı zamanda bu faizi gelir yazan kurumda da düzeltme yapılmasını, elde edilmiş ve kâr payı kabul edilen faizin gelirler içerisinden çıkartılarak iştirak kazançları istisnası kapsamına alınmasını gerektirmektedir. Ancak Kanun, borç veren kurumda bu düzeltmenin yapılmasını, bir başka anlatımla bu faizi gelir yazılması dolayısıyla fazla ödenen kurumlar vergisinin ret ve iadesini, örtülü sermayeyi kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olmasını şart koşmaktadır.
Örtülü sermayeyi kullanan kurumda faiz tutarı matrah alınarak yapılan vergi tarhiyatı neticesinde vergi çıkmaması durumunda, bu şart uyarınca, borç veren kurumda da düzeltme yapılamayacak, faiz iştirak kazançları istisnası kapsamına alınmayacaktır.
Borç kullandıran kurumda faizin iştirak kazançları istisnası kapsamına alınması için örtülü sermayeyi kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması koşulu Kanunda, örtülü sermayeyi kullanan kurum aleyhine faizi giderleştirmemesi dolayısıyla re’sen tarhiyat yapılması hali için öngörülmüştür.
Öte yandan uygulamada, ki daha çok holding veya grup şirket yapılandırmalarında, borcun örtülü sermayeyi oluşturduğunu, borç ilişkisinin iki tarafı da pek çok halde başlangıçta bilmekte ve bu yüzden başlangıçtan itibaren borç alan faizi kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) yapmakta, borç veren de aldığı faizi iştirak kazançları istisnasından yararlandırmaktadır. Oysa bu uygulama yasa karşısında olağandır ve bir sorun yoktur. Burada alacaklı kurum nezdinde bir “düzeltme”den değil, “uyumlu hareket”den söz edilebilir.
Ancak uygulamada bu uyumlu hareket tarzını da Maliye Bakanlığı, yukarıda aktardığımız “düzeltmede”ki şart kapsamında değerlendirmektedir. Yani düzeltmede aranan, borçlu için re’sen vergi tarh edilmiş ve bu verginin ödenmiş olması koşulunu bu duruma da uygulamakta ve...
Kaynak ve Yazının Devamı ► http://www.dunya.com/ortulu-sermaye-faizinde-duzeltme-uygulamasi-163806yy.htm