Şüpheli Ticari Alacaklar ve Bu Alacaklar İçin Karşılık Ayrılmasında Dikkat Edilecek Hususlar ve Örnek Muhasebe Kayıtları
Nurullah Çuhadar
Yeminli Mali Müşavir
E. Vergi Müfettişi
ncuhadar@dntymm.com
128-ŞÜPHELİ
TİCARİ ALACAKLAR
213 sayılı VUK’nun 323.
Maddesinde Şüpheli Alacakların tarifi yapılmış olup, şartları
belirlenmiştir. Madde metni aynen aşağıdaki gibidir;
“Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame
ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
1. Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;
2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla
istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine
değmeyecek derecede küçük alacaklar;
Şüpheli alacak sayılır.
Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme
gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir.
Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık
hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan
miktara inhisar eder.
Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları
tahsil edildikleri dönemde kar-zarar
hesabına intikal ettirilir.”
Buna göre, bir alacağın
Şüpheli alacaklara kaydedilebilmesi için öncelikle; Alacağın TİCARİ/Zırai
nitelikte olması gerekmektedir. Bu nitelikteki alacağın ödeme süresi
geçmiş bu nedenle vadesi bir kaç defa uzatılmış veya protesto edilmiş, yazı ile
birden fazla istenmiş ya da dava veya icra safhasında bulunuyor olması gerekir.
Alacağın senetli veya senetsiz olmasının ehemmiyeti yoktur. Tahsili bu
şekilde şüpheli hale gelmiş olan alacaklar bulundukları hesaplardan
çıkartılarak bu hesaba borç kaydedilirler.(128) Şüpheli alacağın tahsili
veya tahsil edilemeyeceğinin kesinleşmesi durumunda bu hesaba alacak olarak
kaydedilirler.
Bu hesapların muhasebe
kaydı sırasında aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir.
1-Bu hesaptaki yabancı para cinsinden alacaklar varsa
değerleme gününde mutlaka Maliye Bakanlığı’nca tespit edilen kur ile
yeniden değerlendirmeye tabi tutulmalıdır.
2-Şüpheli alacaklarda yer alan tüm alacaklar; dava
ve icra safhasında bulunan alacaklardan, yapılan protestoya veya yazı ile bir
defadan fazla istenmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve
icra takibine değmeyecek küçük alacaklardan oluşmalıdır.
3-Değersiz hale gelen ticari alacaklar ters kayıt
yapılarak şüpheli alacaklar hesabından çıkarılmalıdır. Zira 213 sayılı VUK’nun
322. Maddesi aynen aşağıdaki gibidir.
“Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre
tahsiline artık imkan kalmıyan alacaklar değersiz alacaktır.Değersiz alacaklar,
bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet
kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin
bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok
edilirler”
4-Aciz vesikası alınan alacakların halen tahsil imkânı
olması nedeniyle, bu alacakların ve karşılık hesabının karşılıklı olarak
kapatılmamalıdır. Çünkü Aciz Vesikası borçlunun borcunu ödeyecek mal varlığının
olmadığını gösterse de ileride borçlunun borcunu ödeme gücü olabileceği ve bu
belge ile alacaklının alacağını alabileceği göz önünde bulundurularak, aciz
vesikasına bağlanan alacakların, Şüpheli Alacak olarak takip edilmesine devam
edilmelidir.
5-Daha önceden şüpheli hale gelen ticari alacakların
tahsil edilmesi halinde, bu hesaptan gerekli mahsup işlemlerinin yapılması
gerekmektedir.(128,129,644 Nolu hesaplar)
6-Şüpheli hale gelen alacak dolayısıyla karşılık
ayrılabilmesi için bu durumun değerleme günü (hesap dönemi sonu, geçici vergi
dönemleri sonu) itibariyle şüpheli alacak ayırma şartlarının geçerli olması
gereklidir. Dönem içinde yaşanan bir ihtilafın yine dönem içinde çözülmesi,
dava ve icra takibinin sonlandırılması alacağın şüpheli olma durumunu ortadan
kaldırmaktadır. Bu açıdan taraflar arasındaki işlemlerin muhasebe işlemleri,
taraflardan alınan bilgiler ve takibe ilişkin belgeler (icra takip dosyası vs.)
ile kayıtlar uyumlu olmalıdır.
7-Şüpheli alacak karşılığı ayrılması özünde alacağın
amortismanına ilişkin bir işlem olup karşılığın şüpheli hale geldiği hesap
dönemi itibariyle ayrılması gerekmektedir. Herhangi bir sebeple alacağın
şüpheli hale geldiği dönemde karşılık ayrılmamış ise takip eden dönemlerde
bahse konu alacak için karşılık ayrılması mümkün değildir. Bu anlamda şüpheli
alacaklar hesabı zaman yönünden bir kontrolü de gerektirmektedir.
129-
ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR KARŞILIĞI (-):
Bu hesap dönem sonunda
şüpheli hale gelmiş olan alacaklara ilişkin ayrılan karşılıkların izlendiği
hesaptır. Pasif karakterli bir hesaptır. Şüpheli alacaklar ancak bilanço
usulüne göre defter tutan mükellefler tarafından zarar olarak
yazılabilmektedir. Diğer bir anlatımla işletme hesabı usulüne göre defter tutan
mükellefler şüpheli alacak karşılığı ayıramazlar. Bu hesapların muhasebe kaydı
sırasında aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir.
1-Şüpheli alacakların; dava ve icra safhasında bulunan
alacaklardan ve yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenmesine
rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek
küçük alacaklardan oluşmalıdır.
2-Alacaklar için şüpheli hale geldiği yılda karşılık
ayrılmalıdır.
3-Şüpheli hale gelen alacaklar için teminat olup
olmadığı araştırılmalıdır. Teminat varsa karşılığın teminatsız kısım için mi
ayrıldığı; teminatlı kısım için karşılık ayrılmışsa KKEG olarak dikkate
alınması gerektiği hususuna dikkat edilmelidir.
4-Ayrılan karşılığın “654 Karşılık Giderleri“ hesabına
kaydedilmelidir.
5-KDV’den kaynaklanan alacak için şüpheli alacak
karşılığı ayrılabilmesi; VUK 323 madde hükmünde yer alan şartların mevcut
olması, alacağın ilgili dönemin kayıtlarına girmesi ve katma değer vergisi beyannamelerinde
beyan edilmesi halinde mümkündür.(VUK 334 GT)
6-Önceki yıl KKEG olarak dikkate alınan şüpheli
alacaklardan tahsil edilenler varsa karşılıklarına ilişkin yıl içinde iptal
kaydı yapılıp yapılmadığı; eğer yapılmışsa gelir kaydedilen bu iptallerin
kurumlar vergisi matrahının tespitinde (-) olarak dikkate alınıp alınmadığı
kontrol edilmelidir. KKEG olarak dikkate alınan bu karşılıkların önceki
yıl itibariyle vergilendirilmiş olması dolayısıyla iptalleri nedeniyle oluşacak
gelirin cari dönemde vergilendirilmesi mükerrerliğe neden olacağından dönem
matrahının tespitinde dikkate alınmaması gerekir.
7-213 sayılı VUK’un ilgili hükümlerince karşılık
ayrılmış şüpheli alacaklardan yıl içinde tahsilatı yapılan varsa bu tür şüpheli
alacak karşılık iptallerine ilişkin yevmiye kayıtları yapılmalıdır.
YAPILACAK
MUHASEBE KAYITLARINA ÖRNEKLER
1-Alacak Senedinin Şüpheli Hale Gelmesi Durumunda
Muhasebe kaydı
____________________
/ ____________________
128 ŞÜPHELİ TİCARİ
ALACAKLAR
121 ALACAK SENETLERİ
____________________
/ ____________________
2- Şüpheli Hale Gelen Alacağın Karşılık
Ayrılması Durumunda Muhasebe Kaydı
____________________
/________________________
654- KARŞILIK GİDERLERİ
HESABI
129 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR KARŞILIĞI H
____________________ /
____________________
3-Şüpheli Hale Gelen Alacağın Kısmen Tahsil Edilmesi
Durumunda Muhasebe Kaydı
____________________
/____________________
100 KASA/102-BANKA
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR
____________________ /
____________________
129 ŞÜPHELİ TİCARİ
ALACAKLAR KARŞILIĞI H.
644 KONUSU KALMAYAN KARŞILIKLAR
____________________
/ ____________________
4- Şüpheli Alacağın, Değersiz Alacak Haline Gelmesi Durumunda Muhasebe
Kaydı
____________________ /
____________________
129 ŞÜPHELİ TİCARİ
ALACAKLAR KARŞILIĞI H.
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR
____________________ /
____________________
Hiçbir alacağınızın
şüpheli hale gelmemesi dileğiyle Saygılar sunarım.